24 Aralık 2012 Pazartesi

Scout Not Defteri - Bermuda Şeytan Üçgeni



İsim: Bobley Anderson Allegne 
Doğum: 3 Mart 1992 
Doğum Yeri: Fildişi Sahilleri
Takım: Wydad Casablanca 
Numara: 31

Casablanca şehrinin kırmızı yakasında Wydad Casablanca’da forma giyiyor Bobley Anderson. 1992 doğumlu bir futbolcu. Futbola ülkesindeki Academie Amadou takımında başlayan Allegne iki sezon burada forma giydi ve 2012 sezonunda en iyi oyuncu seçildi ülkesinde.
Bobley Anderson yüksek enerjisi , kıvrak bilekleriyle bir dinamo gibi yer alıyor orta sahada. Hızı ve sürati ile dikkati çeken Anderson takımının hücum hattındaki beyni konumunda desek yanlış olmaz. Zaman zaman tercihlerde başarısız olsa da üzerine işlenilmesi gereken çok değerli bir mücevher olduğunu düşünüyorum Anderson’ın…

İsim: Milton Joel Caraglio Perez 
Doğum: 1 Aralık 1988
Doğum Yeri: Rosario , Arjantin 
Takım: Rangers Talca 
Numara: 9

Clausura’da uzun süre lider kalan Rangers Talca’nın golcüsü Milton Caraglio. Güçlü bir fiziğe ve etkili bir sol ayağa sahip kendisi.  Bu sezon 16 golün altına imza atan Caraglio kariyerindeki en parlak sezonlarından birini geride bıraktı. Daha önce West Ham ile de bir denemeye çıkan ama başarısız olan 88 doğumlu golcüyü QPR’nin teknik direktör Rendkapp istiyor.  Bakalım adresi neresi olacak..

İsim: Anthony Knockaert 
Doğum:  24 Kasım 1991 
Doğum Yeri: Roubaix , Fransa 
Takım: Leicester City 
Numara: 21

Knockaert çoğu gözlemci tarafından daha Guingamp günlerinde keşfedilmiş bir yetenek. 1991 doğumlu genç yetenek yetiştiği kulüp Guingamp’ta 2010’dan beri sürekli süre almaya başladı ki özellikle geçtiğimiz sezon çok iyi bir performans gösterdi attığı 11 gol yaptığı 4 asistle. Ve peşindeki takımlara rağmen ki bence Fransa’da kalsaydı onun açısından daha iyi olurdu tercihinin İngiltere’den Leicester’dan yana kullandı.
Slalom oyuncusu diyebiliriz kendisi. Özellikle topla çok hızlı ve adam eksiltmede etkili. Bunun yanında çok etkili bir sol ayağı var ki özellikle topla birlikte hareket halindeyken bile bu şutlar bir hayli etkili oluyor. 4 gol 4 asist yaptı şuana kadar. Ama ben hala bir adapte dönemi geçirdiğini düşünüyorum. Gelecekte ismini çok duyacağız.

5 Aralık 2012 Çarşamba

Futbolun Romantik Çocukları

Futbolun giderek dört kenarın içine sıkıştığı şu günlerde yeni bir futbol kitabı çıktı. Birçok
şeyden bahsediyor , birçok konuyu ele alıyor kitap. Futbola sadece saha içinden değil , biraz saha dışında bakıyor Yazar Osman Aktaş.
İlk kitabıyla okuycuya birçok şeyi vadediyor...




Sizi Tanıyalım Öncelikle?

Osman Aktaş, 1987’de Bursa’da doğdum. Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü bitirerek Pedagojik eğitim aldım. Spor Yönetimi alanında tahsilime başlayarak bu alanda incelemelerde bulundum. Amatör düzeyde futbol oynadım. Futbolun fanatizm boyutuna vardığı günümüzde taraftarların futbola daha sakin ve bilinçli bakabilmesi için çeşitli dergilerde ve blog sayfalarında futbolla ilgili yazılar yazdım.

Kitabınıza geçelim kitabın vadettikleri neler?

Kitap iki bölümden oluşuyor aslında. İlk bölümde sokaktaki elektrik direğinin karşısına taş koyup kale kuran çocukların sokakları nasıl terkedip bilgisayar oyunlarının hakimiyetine girdiğini, taraftarların nasıl yoldan çıktığını ve futbolun sokak aralarındaki çığlıklarını yansıtan hikayelerle dolu. İkinci bölüm ise Türkiye’de futbolun medya düzeni içerisindeki kuklaya dönüşü, yorumcuların donanımsızlığı gibi konularda eleştirilerin ve istatistiklerin yer aldığı bölüm. Bu bölümde aynı zamanda taraftar sadakati sorgulanırken, futbolun yaşam biçimine dönüştüğü süreçte insani boyutunun kaybedilmesine neden olan profesyonellerin yaklaşım biçimleri de mercek altına alınıyor.
İkinci bölümde aslında ilk bölümdeki hikayelerde anlatılan masumiyetin nasıl kaybedildiğini gözler önüne sermek istedim ve bu nedenle bir takım istatistiklerle bu durumu güçlendirdim.

Neden ‘’Futbolun Romantik Çocukları’’ ismini kullandınız?

Türkiye’de bu alanda çıkarılan kitapların hep paraya odaklandığını, taraftarların yarattığı şiddet olaylarına, futbolun çirkin yüzü olan şike ve teşvik olaylarına odaklandığını gördüm. Futbolumuzun babasının elinden tutup maça giden çocukların elinden kaymaya başladığı bu zamanda yeniden futbolun güzel yönünü vurgulamak için hikayelere tabir yerindeyse dört elle sarıldım ve kitabın vermek istediği mesaja en uygun isim de bu gibi geldi bana. Futbolun Romantik Çocukları aslında sokağa çıkıp ailesinden azar işiteceğini bile bile alınan yeni ayakkabısıyla topa vurmaya cesaret eden çocukların tamlamasıdır. Bu tanımı futbol literatürüne kazandırırsak hep kötü anlamlı kelimelerin ve başlıkların olduğu bu sektöre iç açıcı bir isim kazandırmış oluruz düşüncesindeyim. Kitabı okumadan insanların dikkatini doğrudan çeken bir isim oldu sanırım bu.

Kitaptan Yola Çıkarsak Türkiye’de Futbolun Sorunu Nedir?

Türkiye’de bu işi çok iyi bildiğini zanneden insanlara ‘’sorun nedir?’’ Diye sorduğunuzda ‘’Alt Yapı’’ der. Oyuncu yetiştiremiyoruz diye cevap verir. Karşı çıkıyorum buna. Sorun ‘’Üst Yapı’’ Biz asıl yönetici yetiştiremiyoruz. Malikanede büyümüş zengin çocuklarına futbolun yönetimini teslim ettik ve hiç anlamadıkları bu alanda futbolu çamura buladılar.
Bir diğer yanlışımız taraftar gruplarının genellikle ‘’Satın Alınabilir’’ adamlardan oluşması. Sadakatleri takıma değil kendilerini doyuran yönetimlere her zaman. Seneca’nın dediği gibi ‘’Parayla alınan sadakat daha fazla parayla mağlup edilir’’ Durum böyle olunca istikrar sağlanamıyor futbolda. Bir gazeteci, bir taraftar grubu lideri ve bir yönetici aynı uçakta yan yana maça gidiyorsa ve utanmadan her üçü de bunu sosyal medyada paylaşıyorsa fazla yorumlamaya girmemek lazım. 3 yanlış 1 doğruyu her zaman götürür maalesefki.

Seneca Demişken Filozof, şarkıcı, edebiyatçı, siyasetçi derken bir takım kursanız nasıl bir takım olurdu bu?

Kalecimiz Albert Camus kendisi kalecidir zaten, sağ bek Cemil Meriç olurdu. Stoperlerim Engels ve Karl Marx. Karl aynı zamanda takım kaptanım olurdu. Lenin sol bekte olmalıdır tabiki. Ortasahaya göbekte A.Hamdi Tanpınar ve  Jean Jacques Rousseau olurdu kesinlikle. Sol açığım Nietzsche sağ açıkta oynayan oyuncum ise Seneca olurdu. Santraforum Che Guevera’yı serbest oynatırdım tabi ben. Rakibin defansını kolayca dağıtabilirdi sanırım. Diğer forvetim Mustafa Kemal Atatürk olurdu. Onun daha çok sonuca giden bir golcü olacağını düşünüyorum.

Kitabın Taraftarlara Mesajı Neler Bahseder misin?
  
Taraftarı olduğunuz kulübün bireyi olmak yerine taraftarı olarak kalıp gözlerinizi bazı şeylere kapatarak çok sevdiğiniz futbol takımını zenginlerin tatmin aracı olarak kullanmasına göz yummayın. Yanınızda bir kadın otururken hakemin annesine, rakip futbolcunun ailesine küfretmeyin, Televizyonda futbol programı diye yayınlanan magazin programlarına ve futbol dışında her şeyi konuşabilen çığırtkanlara prim tanımaya devam etmeyin. Küfrü abartarak arttırdığınız için tribünde futbolu seven güzel bir kadınla göz göze gelme ve belki de tanışma şansını kaybetmeyin. Bu spora bakışınız ilk kez bir stadyumun merdivenlerinden çıkıp yeşil sahayı gören çocuğun heyecanı kadar özel ve mutluluğu kadar masum kalabilsin.

Son Olarak Eklemek İstedikleriniz

Kitap yalnızca futbolu ve futbolun her unsurunu seven kadınlar ve erkekler için değil ‘’Şu oyundan ne anlıyorsunuz?’’ diyen herkes için de yazıldı. Önümüze servis edilen düzeni yıkıp daha farklı bir oyun düşleyenlerin, futbolu sevmekle futbol üzerine düşünmenin çok farklı şeyler olduğunu kavramasını ve düzenin iyileştirilmesinde rol almasını isteyen bir yazar olarak kitabın okuyucuya farklı bir bakış açısı kazandıracağına sonsuz inancım var.

Zaman ayırdığınız için teşekkür eder çalışmalarınızda başarılar dileriz.
Oğuzhan Oğuz

İlgili sayfa : GazeteSu röportajı 

Kitabın temin edilebileceği adres : İdefix.com

2 Aralık 2012 Pazar

Scout Not Defteri - Paskalya Adası Çocukları



Şili'de kapanış liginin sonlarına doğru geliyoruz artık. Oynanan yarı finallerin ve iki final karşılaşmasının ardından Şili'de sezon bitecek. Bizde dikkatimizi çeken 3-5 oyuncuyu yazalım dedik.
Doğum: 19 Haziran 1989
Doğum Yeri: Santiago , Şili
Takım: Union Espanola
Numara: 9

Rubio ile tanışmam Clasura’nın ilk haftasındaki Audax maçını buluyordu. Üst seviyede ilk maçıydı onun. Barnechea’dan sonra adresi Union Espanola olmuştu.
Çok iyi giriş yaptı yeni takımına ve gollerine başladı. Zaman zaman oynamadığı ve Espanola’nın II takımında oynadığı maçlarsa olsa da son haftalardaki performans ile göz doldurmaya devam ediyor Rubio. İlginç oyun tarzı , hareketli bir forvet oluşu ile çok yönlü bir forvet oyuncusu olan Rubio , Union Espanola’nın kemikleşen hücum üçlüsü olan Vecchio – Jaime – Hernandez üçgenine müthiş bir alternatif haline geldi.

İsim: Emiliano Vecchio
Doğum: 16 Kasım 1988 
Doğum Yeri: Rosario , Arjantin  
Takım: Union Espanola 
Numara: 10

Top Arjantinli’lerin ayağına gerçekten çok yakışıyor tıpkı Brezilyalılara yakıştığı gibi. Bunu bir kez daha görüyorum Rubio’nun takım arkadaşı Arjantinli Emiliano Vecchio’da. Espanola’ya gelene kadar Corinthians tecrübesi olmasına alt lig ekiplerinde boy gösteren Vecchio Union’a sezon başında geldi. Hem açılış hem kapanış liginde yarı final oyanayan takımın en önemli isimlerinin başında gelen Vecchio 6 gole imza attı. Top ayağına yakışıyor demiştik başta ve başarılı driplingleri de var. Tek sıkıntısı zaman zaman bencil oynaması ve gereksiz , hatalı pas tercihileri. Bunları olumlu tarafa çevirirse tepedeki takımlardan birinin radarına girmesi sürpriz olmaz.


İsim: Juan Ignacio Duma
Doğum: 8 Aralık 1993
Doğum Yeri: Buenos Aires , Arjatin
Takım: Universidad de Chile
Numara: 30

Adeta bir futbolcu fabrikası olan Universidad de Chile alt yapısının yeni gençlerinden biri Duma. 1993 doğumlu ve yeni yeni forma bulmaya başladı. Sampaoli’nin değişen ileri üçlüsünde iyi süreler alıyor. Hızıyla dikkatleri çeken Duma 500’ün üzerinde dakika olan Duma 6 kez ağları sarsmayı başardı. Sampaoli’den sonra gelecek teknik direktör yeteri kadar üzerine düşerse Universidad de Chileyine iyi bir oyuncu kazanacak.

İsim: Alfonso Parot
Doğum: 15 Ekim 1989
Doğum Yeri: Talca  , Şili
Takım: Universidad Catolica
Numara: 24

Sudamerica’da yarı finale kadar çıkıp yenilmeden turnuvanın en kaliteli oyuncularını barından Sao Paulo’ya elenen Universidad Catolica’nın 89 doğumlu sol bek oyuncusu. Aslına bakarsanız fiziği sol bekten öte bir stoper oyuncusunu andırsa da gerçekten çok iyi işler yapıyor o bölge de ve mücadelesi takdire şayan. 2007’den beri profesyonel futbol oynayan Parot zamanlamaları , müdaheleleri ve zaman zaman hücumda yaptığı aksiyonlarla dikkati çekiyor. Fiziğinde dolayı biraz yavaş. O’da handikaplarından biri…

İsim: Bryan Carrasco
Doğum: 31 Ocak 1991
Doğum Yeri: Santiago , Şili
Takım: Dinamo Zagreb
Numara: 24 

Kendisini Rubio’yu tanıma fırsatı bulduğumuz altı gollük Union Espanola – Audax İtaliano maçında görmüştük. Sağ koridor da koyduğu performans gerçekten etkileyiciydi. Hem sağ bek , hem sol açık oynayabilecek kapasite de olan Carrasco 3 kez Şili Milli Takımı formasını giydi. Sezon başında Dinamo Zagreb’e kiralık olarak transfer oldu.Yeterli süre de bulamıyor gibi. Takipte kalınması taraftarıyım.

İsim: Gustavo Lorenzetti 
Doğum: 10 Mayıs 1985
Doğum Yeri: Rosario , Arjantin 

Takım: Universidad de Chile 
Numara: 22

Yine bir Arjantinli , Şili’de gözlerimizin pasını silen.
Gustavo Lorenzetti ismini çokça yazdığım 
isimlerden biridir twitterda. Hatta Xorenzzetti olarakta Xavi’ye nazire yaparak paylaşmışımdır sizlerle. Forvet arkasında veya sol forvette gördüğümüz Lorezetti maç içinde oyun kuruculuğa kadar soyunuyor. Onu bu derece önemli kılan sebep Xavi’ye Allah tarafından verilen pas yeteneğinin benzerine sahip olması. O ince paslarının hemen hemen her maç görmek mümkün.
Brezilya’dan teklif varmış 27 yaşındaki futbolcuya. Bakalım Universidad de Chile Lorenzetti başta olmak üzere daha birçok oyuncusu için ne karar verecek.


Not : Yeni blog yüzüne alışamadım. Yazılar böyle ortansızı çıkıyor ve ayarlayamıyorumda , kusura bakmayın.
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...